Ergenlik, fiziksel değişimlerle başlayan ve ruhsal, zihinsel, sosyal ve duygusal yönlerden bir dizi değişimi içeren kritik bir evre olarak bilinir. Bu dönem, "yetişkinliğe ilk adım" olarak adlandırılan puberte veya ergenlik dönemi olarak bilinir. Çocukluktan yetişkinliğe geçişin belirgin bir aşamasıdır ve birçok çatışma içerebilir.
Ergen danışmanlığı sürecinde, bireylerin çocukluktan yetişkinliğe geçişini anlamalarına ve bu dönemdeki zorlukları aşmalarına yardımcı olunur. Sosyal olarak gelişim ve değişim dönemi olan ergenlikte, bireyler bir grup içindeki yerlerini anlamaya çalışırlar. Özellikle anne-baba ve öğretmenlerle yaşanan çatışmalar bu süreçte belirgindir, zira artık çocuk olarak görülen gençler otorite figürleriyle çatışmalar yaşarlar.
Ergenlik dönemi, akran ilişkilerinin önemli bir rol oynadığı bir dönemdir. Bu süreç, gençlerin alıştıkları çocukluk dönemi kurallarını sarsar ve anne-babalara yeni bir dinamikle başa çıkma zorunluluğu getirir. Bu dönemin önemli kriz merkezlerinden biri de liselere giriş ve üniversite sınavlarıdır, bu da gençlerin gelecekleri hakkında belirleyici bir aşamadır.
Ergen danışmanlığı süreci, ergenlik dönemindeki ruhsal, fiziksel ve sosyal değişikliklerle başa çıkma becerilerini aile rehberliğinin bir parçası olarak sunar. Kız ve erkek çocuklarında ergenlik dönemi özellikleri farklılık gösterebilir; ancak hormonal değişimler, cinsel gelişim ve sosyal adaptasyon bu dönemin evrelerini belirler. Cinsel gelişim, bedensel değişimlerle paralel olarak ilerler ve östrojen ile testosteron hormonlarının salgılanması, cinsel duygularda artışa neden olur.
Ergenlik dönemi, bireylerin kimliklerini keşfettikleri, bağımsızlık arayışına girdikleri ve cinsel gelişim yaşadıkları bir evredir. Ergen danışmanlığı, bu zorlu ancak önemli geçiş dönemini anlamalarına ve başarıyla atlatmalarına yardımcı olan değerli bir destek aracıdır.